sucralfate'dan söz edeceğim bugün size..
yer yer reçetelere girmesine rağmen çok fazla dikkat çekmeyen bir hammadde gibidir dermatoloji alanında.
örneğin radyoterapi görürken cilt yanıklığı oluşur hastada. soyulmalar oluşur. deride kızarıklıktan kaynaklanan akut radyasyon hasarında efektif bir hammaddedir sucralfate. bu anlamda sucralfattan yararlanarak bir majistral krem yapılabilir. yeğenimden biliyorum yüzü yanmıştı tedavi esnasında ve ben sucralfatlı bir şey yapmamıştım. şimdi içime oturdu bunu düşününce. ama o zaman bilmiyordum bu faydasını.
ayrıca radyoterapi alan kişiler yan etkilere karşı ve barsak torbası stoma kullanmak zorunda kalabilir. bu hastalarda olası sızıntılarda tercih edilebilir bir hammaddedir yine.
topikal sukralfat, özellikle tekrarlayan stoma sızıntısının kaçınılmaz olabileceği yüksek debili veya kısa stomaları olan hastalar için güvenli, ucuz ve etkili bir terapötik müdahaleyi temsil eder.
aynı zamanda bir antibakteriyel ajan olarak da işlev görür. bakteriyostatik ve iyileştirici özelliklerinin bir sonucu olarak, daha ileri çalışmalar, cildin radyasyon dermatitini önlemenin yanı sıra ikinci ve üçüncü derece yanıkların tedavisinde başarıyla kullanılmasına yol açmıştır.
sucralfate vücuttaki el dermatitleri, ülserasyonlar, yaralar, çatlaklar, çatlaklar ve mukozal bölgelerin iyileşmesine yardımcı olur. ağız ülserlerinin tedavisi için sucralfate içeren özel formülasyonlar da vardır.
sıklıkla metranidazol ya da hyaluronic acid içeren rosacea reçetelerinde, yer yer acne ve çok seyrek de olsa psoriasis ( sedef ) formüllerine girdiğini biliyorum gelen reçetelerden. ama benim bile gözümün önünde ve sürekli kullandığım bir hammadde olmasına rağmen sucralfat'a resmen yancı muamelesi yaparak; yani gereken kıymeti vermeyerek kalbini kırdığım bir hammadde olduğunu bugün fark ettim.
bu yazı da yeğenime ve hammaddeye karşı mahcup bir özrüm olsun. neyi ne zaman fark edersek bundan sonrası için kârdır diyerek. dert varsa derman da vardır yeter ki aramayı unutmayalım.
Ecz Aynur Uluç