Sihrin seyir defteri
Yaptığım ilaçlara sihir diyen bir hanımefendiden el ve cesaret alarak yazdığım yazının uzanımlarıdır şimdi okuyacağınız tatlı seyirler.
"Veren de alan da hazır olmalı bence bu sihre... Yoksa gerçek çelikten bir duvar gibi insan..!
Demek ki, "Eczane ya" sadece ihtiyacı olan, şifayı kapacak olan gelip dayanıyor kapıya, alıyor veriyor o sihri." demiş canım Sevda Sevdalinka.. Sözcüklerin en derin anlamlarını yakalamak ve doğru ifade etmekte gerçek bir hayat ustasıdır Sevda.
Bu kadar iyi hissedilmek hoşuma gitti tabii ki. Ona verdiğim yanıt hâlime tercüman olsun. Gelin siz de okuyun ey ahali.
"Şifayı kapmak isteyen" tanımı ne güzel ve yerli yerinde kullanılan bir betimleme olmuş. Resmen anlama çift vuruş..
Gerçekten de ortada başı sonu belli bi zaman var. Ve ortada defalarca tescillendiği için çekim merkezi yaratan bir "şifa ihtimali".... Vee o kısıtlı zamana girebilecek insan sayısı belli. Kendini yırtsan yine belli. Ki ben harbiden yırtıyorum)))). Ama Allame-i cihan olup aynı anda üç kişiyle de yazışsam ki ortalama scorum budur.. Zamanın ve enerjinin bir sınırı var... Kimle konuşsam diğerleri ile konuşamıyor oluyorum.
Neden benim mesajıma halâ dönülmedi diyen bir çok kişi oluşuyor haliyle. Kızgın ahali.
Hepsi bir diğerinden önce o şifa sırasını kapmaya çalışıyor, bir diğerinin önüne geçip, ya da o eczanede ilgilenilmeyi talep eden sadece ve sadece kendisi varmış gibi davranıp niye dönmüyosunuz halâ diye hesap soran sorana. Hem de whatsapa yazışından on dakika filan sonra bile oluyor bu soruşlar. Ardı arkası gelmiyor sorularının. O güne kadar biriktirdiği tüm sağlık bilgisini senden oracıkta hemen almak istiyor. Eczacısın ya, yanıtlamak zorundasın. Görevin senin...
O eczane, bugüne kadar bu zat olmadan nasıl çalıştı ve ayakta kaldı acaba bir tek hasta ve hizmet bekleyen kendisi olsaydı; bunu bile hesaplamadan alacaklı bi şekilde istiyor. Bir an önce yangından organ kaçırır gibi bir sabırsızlıkla kendine düşen şifayı "kapmak" istiyor.
Kapan kapana bir yarış var sanki ortada.. Eline reçetesini kapan bir an önce icraata geçmek istiyor. Değil on, tek bir dakika dahi sabrı yok beklemeye. Gelinen hız çağının yaşamın her alanına düşen tezahürleri bunlar.. Görür görmez düğmesine basılmış bilgisayar gibi konuşmaya başlaman bekleniyor.
Bu ince ayrıntıları seninle hiç dertleşmemiş olmamıza rağmen yine her zamanki gibi durumu en yetkin anlatıveren o tek sözcüğü bulup kapmışsın sözcükler arasından.
Ben kapana sıkışmış gibi hastadan hastaya dakika başına düşen ışık hızında yetişmeye çalışırken kilometreler ötesinden duvarların ötesinde olup biteni hissediverip dile döküveren kalbine selam olsun."
Anlayana, anlamayana da selam olsun. Her şekliyle kesişiyor yolumuz her türlüsüyle. Kimisinde şarj oluyoruz, motive oluyoruz, kimisinden ders alıyoruz hayata dair. Yapılacaklar ve sakınılacaklar diye iki başlık beliriyor aklımın sayfasında. Ben genelde aklımın çıkardığı dersleri unutup sıkça gönlümün rüzgarına kapılsam da sabrın da bir sınırı var, dayanmanın da...
Yolumuza güzel insanların daha çok çıkacağı bir yıl olur dilerim 2024.
Ecz. Aynur Uluç
30 12 2023
Bulvar Eczanesi Seferihisar