Rosacea emekçilerine vefa
Rosacea ve demodikosise sebep olan demodeks isimli parazitlerin özellikle kıl diplerini sevdiklerini, yağ gözeneklerine yerleştiğini anlatan bir yazımın altına çok kıymetli bir soru geldi.
-Peki burun içi oraya da misafirlikler oluyor mu?
-Sülayman Polat ( Jeomed ):
Merhaba. Demodekslere odaklandıkça her geçen gün bilimsel kanıta dayalı yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Burun içi, kulak içi bölgeler de bunlardan bir kaçıdır. Vücutta Kılların ve kıvrımların olduğu, besin bulabilecekleri yağlı bölgelerde demodekslerin varlığı gösterilmiştir.
-Aynur Uluç ( Bulvar Eczanesi):
İşte bu bilgi de yepyeni açılımlar yaratacak. Kulak içi hiç aklıma gelmemişti ve çok mantıklı şimdi düşününce. Parazitler kıl diplerine yerleşmeyi seviyorlar. Erkeklerde kulak içinin de altı çizilmeli. Aldım cebime koydum.
Sanırım burun içi için ayrı bir preparat oluşturuyor jeomed burun içi florasına zarar vermeyecek bir oran ve baz şeklinde. Şampuan formu itibariyle uygun olmayabilir burun içi için. Gerek ürün ph derecesi, gerek hammaddeleri gerek ürün içindeki tea tree oil yani çay ağacı yağı oranı, gerekse şampuan tarzı bir ürünün burun içinden durulanma sıkıntısı açısından burun içi için apayrı bir ürün olmalı diye düşünüyorum.
*****************
Hastamızın sorduğu soruya bu alanda çok kıymetli ürünler üreten Jeomed firmasının sahibi Süleyman Polat Bey yanıt verince ortaya harika bir konuşma çıktı. Bu konuda konuya duyarlı tüm sağlık çalışanlarına kocaman teşekkürler ama bazı isimler var ki bu konuda Türkiye’de öncülük ettiler; ediyorlar. Ki hala bilgilenme süreci sürmektedir. Biz de öncülerden olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
-Sülayman Polat( Jeomed):
Günaydın Aynur Hanım. Evet soru çok güzeldi. Aynur hn, demodeksler hakkında bilinmeyenler açığa kavuştukça daha çok bilimsel gelişmeler olacak. İnsanoğlu kendisini demodekslerden korumayı öğrendikçe de cilt hastalıkları da azalacak. Bugün dermatoloji deki belirlenen yenilikler, -ki bunda Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ hocamızın takdire şayan çok büyük emekleri vardır, tarihin hiç bir döneminde yoktur. Uzman doktor Aslan Yürekli hocamızın demodeks testleri noktasındaki doktorlarımıza eğitimci olarak katkısı takdire şayandır.
Uzm. Dr. Emine Sümeyye Unal hocamızın demodexler ve tea tree oil tedavisi noktasındaki araştırmaları yine takdire şayandır. Yakın zamanda, Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ hocamızın başkanlığında gerçekleştirilen Dermatolog & Oftalmolog buluşmasında 400 hekimin katılımıyla, rozasea - demodexler konusu en ince ayrıntılarıyla tartışıldı ve muhteşem bir bilimsel gelişme oldu Takdire şayan. Ortak tedavi yöntemleri konuşuldu. Yarın öbür gün saç tutulması, kulak içi demodex etkileri, kırışıklık - yaşlanma ve demodexlerin etkileri… vs.. hepsi açığa kavuşacak. Ama ayakta alkışladığım, ülkemizin büyük bir şansı ve gururu olarak takdir ettiğim Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ hocamız bu konuda öyle bir duayendir ki; yurt dışından dahi duyan rozasealılar ülkemize tedaviye gelmekteler. Tüm dermatolog asistan ve uzman hekimlerimize muhteşem düzeyde bir hocalık yaparak eğitmekte ve geliştirmektedir. Gece gündüz eğitimleriyle bilime artı değer katmaktadır. Siz de eczacı olarak bu konuda Türkiye’de teksiniz.
Hastalarınıza verdiğiniz bu bilgiler, göz tutulmasının engellenmesi, şampuanla demodeks kontrolü vs.. pek çok konuda emek harcıyorsunuz. Emeklerinize sağlık. Takdir ediyorum.
Bir bilgi daha; 2 haftalık ömürlerinde, anüsleri dahi olmayan demodeksler genellikle patlayarak ölüyorlar ve içlerindeki bakteriler, feçesler vs. tüm ciltte tahriş kızarıklık harabiyet oluşturuyor. Kirpik diplerinde patlayarak ölen parçaları dağılan demodekslerin göze verdiği zararları düşünün. O yüzden demodekslerin boğularak öldürülüp cildin hemen temizlenmesi çok önemli bir konudur. Sevgi ve saygılarımla..
-Aynur Uluç ( Bulvar Eczanesi):
Harika bir özet bu ülkede emek veren tüm pik yapan isimleri anmışsınız ki; biz dahil. Demodekslerle çalışmamız 25 yılı geçti. İlk yıllarda metronidazol ve eritromycin stearat içeren ürünler yapıyorduk ki ivermektinle çalışmaya başlayışımız tam 17 yıl. O zamanlar ülkede yazan üç doktor vardı ilk zamanlar Prof. Dr Orhan Baransu ve Prof. Dr. Zeynep Özlem Demirçay ve Doç. Dr. Gökhan Okan'dır. Halen reçetelerini gururla hazırlıyorum.
Prof. Ayşe Serap Karadağ her daim hocam oldu. Ne zaman anlamadığım bir ayrıntı ya da zorlu bir vaka olsa konuştuk çare arayışlarının yapılabilirliği üzerinden bilgilerimizi birleştirdik. Eczacı olarak ne nerde nasıl davranır nasıl yapılır o ne gerekir kısmından çok fikir teatisi yaptık ve formül en gelişkin formatına kavuşturduk böylece.
Aynı zamanda holistik tıp alanında da uzman olan Dermatolog, kozmetolog Dr. Emine Sümeyye Ünal mekanizmayı tam anlamamı sağlayanlardandır ki kremi yıllardır hazırlamakta olduğum halde onun televizyon programındaki anlatılardan mekanizmayı daha bir iyi kavradım, tam olarak parazitlerin ölürken salgıladıkları enzimleri, parçalanmış cesetlerinin etkisini, dolayısıyla derideki inflamasyonu anladım. Deride kızarıklık bir türlü anlayamazdım ilk zamanlar. Kızarmanın suçlusu benmişim gibi de doktora mahcup olurdum.
Şehrin çok farklı yerlerinden de olsalar üç doktor da İstanbulday’dı. Şehirdışı olarak taa Antalya’dan rosaceada siz ilaç yapıyormuşsunuz diye ilk arayan, soran doktor da Prof. Dr. Ayşe Akman Karakaş'dır. Rosacea bahsinde yıllar önce Akdeniz Üniversitesi’nden aldığım bu telefon araması beni nasıl mutlu etmişti. Çok onore olmuştum. İl dışından gelen ilk telefondu ve saygın bir üniversiteden bir profösör beni arıyordu. Gerisi hızlıca sökün etti. Bugün ülkenin her yanından onlarca doktora reçete hazırlıyoruz. İdeal formüller hakkında konuşuyoruz. Şimdiye dek olan tecrübelerimi anlatıyorum çünkü çok farklı doktorların bilgisinin ve benim gözlemlerimin, deneyimimin buluştuğu bir bilgi havuzu eczanemiz.
Başka bir milad daha var rosacea serüvenimizde ki benim için çok önemli. TTO ürünleri ile yakınen tanıştım. Ve sizle tabii ki sevgili Süleyman Bey. Resmen detayları anlamakta ve bilgide eşik atladık, diyebilirim. Bu konudaki sadece ülkemiz değil dünyadaki yeriniz, öneminiz her daim sorulara usanmadan yanıt verişinizle hocalarımdan oldunuz benim için. Ve güvendiğim bir desteğim oldunuz. Bu konudaki çabalarınız, doktorların paraziti hastalarına mikroskopla gösterme imkanı yaratmanızdan tutun da sosyal medyadaki her yorumu ince detay bilgilerle yanıtlayışınız muhteşem bir motivasyon ve güç ister.
Bu konuda Uzman Dr. Aslan Yürekli'nin emeklerinin de altı çizilmezse olmaz. Mikroskopla göstermek ve anlatmak konusunda yılmadan çalışıyor, kendisini ilgiyle takip ediyorum. Bu yazıda Dermatolog Tuğçe Özkapu’dan söz etmezsek olmaz. Yine bir söyleşisinde o kadar güzel anlattı ki ismini vererek bilgilerini paylaşım yapan bir yazı yazmıştım. “Rosaceada bilinçli tedavinin önemi” başlıklı yazıyı bugüne dek yüzlerce hastamız okudu. Prof. Dr. Necmettin Akdeniz ha keza. Başım sıkıştıkça sorduğum hocalarımdan. Ne güler yüzünü esirger, ne bilgisini.
Özetle ben ne şanslıyım. Ülkede bir çok ilacı tek siz üretiyorsanız, böyle bir eczacı olarak aslında çok yalnızsınızdır. Meslektaşlarınız başı sıkışınca birbirine sorabilir; sizinse soracak kimseniz yoktur. Ama şükürler olsun ki her birisi bilgi küpü ve altın kalpli doktorlar var çevremde. Ben de her bir hastaya yeniden ve yeniden anlatıyorum mevzuyu. İlacını hazırlamakla kalmıyorum.
Her bir detayını doktora soruyorum. Yanıtına göre o hasta için özel olacak şekilde anlatıyorum yılmadan, sıkılmadan. Bir çok yazılar yazdım paylaşıyorum bu konularda; hem sosyal medya hesaplarımda, hem web sitemde, hem de her bir hasta ile yeniden ve yeniden whatsappta. Konunun hem öğrencisi, hem öğretmeni gibiyim yolculuğumda. Yani aslında mesele o kadar da yeni ki insanlık tarihine bakıldığında; hepimiz hem öğreten hem öğreneniz bu yolda. Ilık kahvenin rosaceada faydalı olduğunu öğrendik Ayşe Serap Hocam’dan en son. Her geçen gün başka bir açı fark ediyoruz. Yol sürüyor. Güzel sürüyor. Kocaman kolları olan şifacı bir ahtapot gibiyiz. Ne mutlu bize.
Ecz Aynur Uluç
Bulvar Eczanesi-Aksaray –İstanbul