İstanbul ne tarafta...
Tamam artık, Seferihisarlı olmuşum ruhen. Ben tamamım. Servis Esenler otogarına gelince yanımdaki kıza sordum. Burası Esenler mi. Olura Alibeyköydür inerim bi de Esenler diye. Olur mu olur...
Servis şoförü kim nerde inecekse oranın adını söylesin, diye otobüsün içine doğru seslendi o sırada. Ona göre farklı yerde indiricem, dedi.
Nasıl yani bi de ayrı yerler mi var diyorum içimden. Sanki yanlış yerde insem başıma bi iş gelecek. Öyle bi ürperti geldi içime hepten.
İnsanlar sesleniyor Kayseri, Konya, İzmir. Ben de bağırdım: İstanbul. Şoför tamam sen burda in, sen sonra filan diyor insanlara. Bana yanıt vermeyince bi daha seslendim; İstannbul.
O karmaşada; ki Esenler otogarı beni hep ürkütür; "Crimanal Terminal" diye kodlamışım ya bi kere zihnimde her nedense. Neyse efendim neyse. Hikâyeme döneyim.
Birileri iniyor servisten, birileri duruyor. Şoför canhıraş bir şekilde bavulları indiriyor dışarda. Bir karmaşadır gidiyor yani. Ben yerimden kıpırdamıyorum. Bari o da inmeden yanımdaki kıza sorayım yine dedim. Acaba İstanbul'a gidenler burada mı iniyor, biliyor musun. Burası zaten İstanbul, siz nereye gideceksiniz dedi. Aa evet doğru. İzmir Seferihisar'a.
Sanırım burası ama, dedi şöföre sorun yine de. Eşyalarımı otobüste bırakıp hızlıca indim. Şoför halâ bavullarla cebelleşiyor. Dedim doğru yerde miyim diye sorucaktım. Nereye gideceksiniz dedi. Dedim İstanbul. Ee burası, dedi. Aman Allahım İstanbul'a gidecek olduğumu sanmaya devam ediyor zihnim ve anlamıyorum neden İstanbul diyorum sürekli. Peki nereye gitmeye çalışıyorsunuz, dedi. Dedim İzmir. Doğru bu durak, der demez otobüsteki eşyalarımı almak için hızlıca içeri yöneldim. Zaten bir sırt çantam, bir de erbanem var topu topu.
Zihnim bulandı ya bi kere,
bi kere korkmuşum ya Esenler'den. İllâ teyit edicem. Otobüs şirketinin içine girince bankodaki görevlilerden birisine yanaştım ve bilin bakalım ağzımdan ne çıktı:
-İstanbul otobüsü buradan mı kalkıyor?
-Hanımefendi, siz nereye gideceksiniz?
Dedim; Esenler. Beni gelen yolcu sandı hâliyle. Dedi; tamam doğru yerdesiniz.
Ohh doğru yerdeymişim. Oturdum ve İstanbul otobüsünü beklemeye başladım. )) Şimdi otobüsteyim. Otobüsümüz İzmir'e gitmek için yol alıyor.
Tamam kızım dedim Aynur sen İzmirli olmuşsun artık... Kendini nerede olursan ol İzmir'de sanıyorsun ya bu iyi bir şey. Yıllarca İstanbul'da yaşayıp buradan kopması zordur. Ben de kocaman bir hüzünle ayrılıp yolu yarılarken ne üzülüyorum yaa, senden kurtuluyorum ey aziz şehr-i Stanbul demiştim terk ederken.
Ve terk ediş o ediş... Artık İstanbullu değilim ki ben. Olsa olsa misafir giderim.
Aynur Uluç
17 Şubat 2024