facebook twitter instagram youtube html5 sitemap Bizi Takip Edin

İç sızlatan hikayeler

İç sızlatan hikayeler

İç sızlatan hikayeler
Bugün de onlarca kişiye ilaç yaptık. Hastaların hepsi dertli. Kırışıklıklarına antiaging, gözeneklerine sıkışma serumu, lekesine renk açıcı yaptıklarımızı saymazsak ya uyuzlar, ya rosacea, ya akne. Ya da saç dökülmesi var çoğunda. Hele hele covid sonrası. En yaygın vakaları diyorum burada tabi. Yoksa güneş lekesi filan günlük rutin iş.

Bir de zor hastalıklar gelir. Onlar ayrı bir hoplatır içimizi. Cuma gününün iç kaldıran hastası bir meme ucu çatlağı idi. Akıntılı bir hal almıştı. 12 günlük lohusa hastamızın ilacı için Memorial Şişli Hastanesi'nin her daim hastaları ile ilgili doktoru Tuğba Kevser Üstünbaş Uzunçakmak ile de hayli konuştuk en uygun çözümü bulmaya çalıştık. En seri iyileştiren formül hakkında fikir teatileri yaptık.

Bugünün içimi kaldıran görüntüsü ise göğsünde koca bir çıban olan hanımdı. Ona yaptığımız krem bu. Hem iltihabını akıtacak hem de mikrop kapmasını önleyecek güzel bir reçete yazmıştı doktoru.

Tüm kalbimizle şifa diledik merhemi karıştırırken. Umarım akıtsın ne biriktirdiyse orda. İnsan göğsünde ne biriktirir bu kadar. Ah kadın dedim içimden sen ne yaptın kendine böyle. Nasıl ve neleri içine attın ki bu kadar koca bi dağ yarattın göğsünde.

Bizim gibi empati kuranlar için bu iş harbiden çok duygulu.

Ecz. AYNUR ULUÇ

BULVAR ECZANESİ