hareli düğüm
bitimsiz atların tökez yeri
dörtnala duvar kabrinde
gizli mektuplar
güzkır çiçekleri eşik geçerken
kâğıttan kafes muştunun imi
ama ağlıyorum anne...
anne, derken sana ilk kez
ağlıyorum yıllardır senin sesinden
senin sesinden çıkıyor dokunaklarım
örten gözlükler senin gözünden
kıpkırmızı bir gün
baksana gözlerim ateş çanağı
yokuş aşağı sular süpürüyorum
kuşlara yem veriyor eriyen duvar
saat hatır soruyor
saçlarını savuruyor suçsuz örtüler
püsküller el sallıyor
bilge halıdan
şimdi soluklan benimle
sesini sesime kar
kafes görgüsünce teslim olduk biz
yoksa içimizde çalıyordu perdesiz gitar
aynur uluç