gül kokmak
“gül kokuyorsun
bir de amansız, acımasız kokuyorsun
gittikçe daha keskin kokuyorsun daha yoğun
dayanılmaz bir şey oluyorsun
hırçın hırçın, pembe pembe
öfkeli öfkeli
gül kokuyorsun nefes nefese”
Edip Cansever
Sevgili Aynur’u dört mevsim dört iklim tabiriyle şiirlerinden yorumlarından doğaya aşinalığından dinamik enerjisine bir hayat kavgasının kavgacısı bir aşk insanı doğallığının izleyen gözleyen yabancısı olmayan dostu olarak kabul görüyorum. Bazen de kırılmışlığım da olmuştur. Ama içtenliğinden içinden esen rüzgâr o kadar güzeldir ki beyninde ve ruhunda insanlık sevgisi aşkı olan şahsiyetin bu ılık rüzgârı hissetmemesi mümkün değildir. Bu şair 'eczacı' şifacı bilge kişi her adımında yeryüzünde güzellikleri teneffüs eder. Simitçiyle samimiyetin sıcaklığını kucaklar, bir vapur yolculuğunda martının esintisine kapılır, bir vapurda gitar eşliğinde şarkı melodisinin ritminde dans eder, gecede aya, yıldızlara yoldaşlık eder. Böyle bir Aynur gül gibi kokmuşsa çok değil Edip Cansever’in dizeleriyle özdeş buldum fotoğrafını. Hele nefesi İstanbul'u içine almış güzel bir ruhu hissetmemek ruhsuzluk olur. Sevgili Aynur’a bu vesileyle yeni yılda umudun sevginin kök salıp yeşereceği bir yıl olması dileğiyle kendisinin ve sevenlerin yeni yılını en derin duygularla kutlar. sevgi ve saygılar sunuyorum.
demiş, sevgili Kahraman Oğuz. İstisnalar istisna... Büyük çoğunluğun ya bir yerden kopyalanmış ya da bir yerlerden öğrenilmiş cümlelerle yeni yıl kutladığı günümüzde insanın kendisine yönelmiş analizi, gözlemi olan bir mesaj alması çok mutlu edici. Boş yere uğraşmıyorum ben dünyayı güzelleştirmeye çalışırken duygusu veriyor insana. Bu güzel gözlem ve ifade için sevgili Kahraman Oğuz'a ve bu özel karenin çekimi için sevgili Senem Açıkgöz'e çok teşekkür ederim.
Ve yeni yıllarda doğum günlerinde kutladığınız kişiye onu anlatın derim. Size değen yerini... Ölmeden görelim bu dünyada nereye değiyoruz. Birbirimizi gerçekten hissedelim iyisiyle kötüsüyle... Nereye nasıl düşüyorsa aynamız onu görelim.