her yolculuğun bir başı varsa bir de sonu olmalı..
bazı yolculuklar öyle derinimizden geçer ki
kendimizi onsuz düşünemeyiz..
ama sonu vardır işte.
şiirler gibidir yolculuklar da.
zamanı dolunca biter...
beni en iyi sen anlayacaksın füruğ,
yollarımız burada ayrılırken..
sekerek indim ara hâllerden
bir adım bir adım gerisi geldi
bir adım boşluk sonrası değil
bir adım yuvarlak sonrası adım
bir yuvarlak sıçrayış sonrası adım
bir adım daha derken hoop yerdeyim
kara güvenli sağlam kocaman toprak kara
öyle ki suya geri girebilirim
öyle ki sallanırım istersem
öyle ki nihayette gördüm kaç adım
indiğim gibi çıkabilirim öyle
kusura bakma füruğ burda yol ayrımı
döndüm baktım sıçradın sen de
gördüm baktım son adımında
yine canın acıdı
saçlarını at kuyruğu yapmıştın sarı
üstünde ince bir kaban vardı
zor tanıdım tebdili kıyafet geziyordun
ama tanıdım seni
dönüp geri bakınca o kocaman vapur
tanıdım suları aşmış da gelmiş
gördüm seni aynı teknedeymişiz
aynı sulardan geçmişiz azgın
ama ikimiz de karaya vardık gördüm
ayaklarımı gördüm füruğ son adımı geçtim ben
kocaman bir kara kocaman bir deniz gördüm
kocaman bir pencere bugün tuzla buz oldu
kocaman bir camdı kırpıp kırpıp pencereler yapsınlar
kim isterse takınmak kulaklarına küpe yapsınlar
bizim yollarımız burda ayrıldı bugün
şimdi vedalaşma
senin ellerin sana benim ellerim bana deme zamanı
aynur uluç
28 5 2017