facebook twitter instagram youtube html5 sitemap Bizi Takip Edin

bu dağlarda maral gezerdi

bu dağlarda maral gezerdi

bu dağlarda maral gezerdi

parçalarını yokladım kucağımda
eksik gedik olmasın
bir anne oldum, bir çocuk
kanguru cebimde sakladım gözyaşını
sızın aktı inceden
bulutlar göz göz oldu, maviler kara
rüzgârda uçuşan saçlarını aradım

savruldum yağmurlara
sırda açan gül oldun
taşıdım bitkin sesini
koptu taş ezen tırnakların
dağlardan cismin silindi
ergen olamadan solan
düşlerini aradım

dalaşırken güneş keçi derisinde
karnında belirdi patlamanın nefesi
dosyalarda kilitli kaldın
çer çöp kan arasında
çocuk bakan gözlerini aradım

ellerini aradım ağaç dallarında
taşırdım içimden onulmaz yaraları
öyle doğranmış ki bedenin
canına bandım acılarımı
bir sebep bulmak için
otlakların içinde suçlarını aradım

masallarda aradım sonra
yitik çocukluğunu
haklarda
ihlâllerde aradım
acılı bir anne buldum yalnız
eteği yavru parçası dolu
bir koca battaniye
karakol kapısında

soru doluydu her ipliği
tortu dolu yılların ötesinden
yolların ötesine
kocaman ünlemler bırakıyordu
elimi ellere kattım
dilimi dillere
noktası konmayan yanıtları aradım

aynur uluç

çizgi: serpil odabaşı